What is NOT foresight?
Öngörü ne değildir?
Bugün bana gönderilen erotik tahrik taşına hardcore bir karşılama
Etoloji ve Öngörü
Tebrikler! Ama Öngörü Öyle Bir Şey Değil
Ülkemiz aydınlarından benim de sevdiğim bir yarı ihtiyar 29 Mart’taki paylaşımında İran’a yönelik bir şey olabileceğini, sıranın ona gelmiş olabileceğini söylemiş. O iletiyi bugün paylaşıyor.. 6 Temmuz 2025.. Biri de tutsa bana dese ki senden 2 hafta önce öngörmüş işte.. Ona derim ki;
İran’a yönelik “bir şeyler olacağının” uluslararası dedikodusu üç senedir var.. 2022 ortalarından beri.. Öngörü mahareti duyumları tekrarlamak değildir.. Öngörü, kesinlik ifadesi sınırlarıyla belirtilmiş bir gelecek beklentisi demektir..
Ben İran’a yönelik saldırılar olabilir dedikoduları çıktığında..
Sanırım.. Manırım demedim.. Bütün askeri analistler sanıyordu.. veya manıyordu..
Bir yerlerden duyum almış olmak, askerlerin köşe yazılarını okumak, bu “sanırım”ı söylemek için yeterli.. Öngörü öyle bir şey değil. Kavramları doğru kullanmayı öğrenmeniz gerekiyor..
Bunların hepsini net cümlelerle, sınır ve kesinlik ifade ederek öngörüyorum.. Öngörü tam olarak böyle bir şeydir..
Bu yüksek analiz kabiliyeti demektir. Duyum kabiliyeti ya da sevdiğiniz emekli askerin köşe yazılarına iman etme eğilimi demek değildir..
Bu kabiliyetli “adamlarda” olur.. Böyle adamlar.. Sınav sorularını önceden verdiğiniz devlet memurlarına, akraba emziğiyle işe girmiş analistlere benzemezler.. Onlar sizin sınavlarınıza da girmezler.. Sen kim beni sınav etmek kim, sığır! derler.. Sana afedersin g…yle gülerler..
Tayvan’a bir şeyler olacak sanıyorum demek, öngörü değil..
Tayvan’a bir şey olacak ama sana da bir şey olacak.. Yarın kötü şeyler olabilir, ya da 4 ay sonra Afrikada kötü şeyler yaşanabilir… Bu öngörü değil.. Kahinlikle karışık atıp tutma eylemi.. Sallama yani..
Önemli olan “şu olacak”. “şöyle olacak”. “şu sınırlar içinde” olacak. “Şöyle gelişecek”. “Böyle devam edecek”. “Böyle sönümlenecek” demektir.. Diyebilmektir.. Benim keskinliğim ki buna İngilizcede analistler özellikle “sharpness” kelimesini kullanıyor, olayları derinlemesine çok yönlü irdeleyip birkaç cümleyle net biçimde öngörebilme ve anlatabilme kabiliyeti.
Bu eğitimle olan bir şey değil, Yale Doktoralı füze analistlerinin, Oxford Doktoralı, Kings Savaş Çalışmaları Doktoralı analistlerin ne kadar saçmaladıklarını, Ekonomist Savunma Editorlerinin nasıl zırvaladıklarını 12 gün içerisinde X’te tüm dünya gördü.. Biri çıktı dedi ki, “füze tükenme eğilimine” girdi.. Herhalde böyle zekice bir cümleyi analiz diye yazabilmek için Yale’de füze doktorası yapmak gerekiyor.. Çok yazık, ünlü okullar adına büyük fiyaskoydu İsrail İran Çatışması.
1.) Öngörü köşe yazıları ve duyumlarla elde edilen bir “sanma” eylemi değildir.
2.) Büyük okullar, uluslarası ilişkiler hususunda malesef şişirilmiş balondur.. Asla inandırıcı değiller.. Propagandacı, kıt akıllı, yalancı ve cahil dolu.. Bu hakikat her büyük küresel çatışmada ortaya çıkıyor. Benim tanımıma göre maliyeti maksimum 100K’lık bilgi savaşı piyonları ve bu artık bilimsel olarak ortada. Uluslararası analistlerle 20 yıldır yoğun ilgileniyorum. Sıradan bir kurmaydan daha çok analiz okurum. Sayın ordinaryüsler bilirler bu huyumu..
3.) Keskin olmak duyumla sağlanmaz, olayların akışını derinlemesine ve çok katmanlı biçimde okuma çalışkanlığı ve argümanları ilişkilendirme kabiliyeti gerektirir.
4.) Benim hiç üşenmeden adamın doktora tezini alıp dipnotlarını okuyacak ve değerlendirecek kadar çalışkan ve zeki olduğum bilinir.. Birçok profesör bunu kabul eder. Hatta bunların arasında ben sunum yaparken, “son yıllarda duyduğum en iyi Türkçeydi..” gibi övgüler almışlığım da vardır.. Türkçe konuşabilmek çok önemli. Fark aslında çalışma farkı.. Zeka farkı gibi görünüyor.. Öyle değil.. Daha çalışkan ve azimli olduğunuzda başarı geliyor. Kıskançlık ve iftiraları da başarının dikenleri gibi düşünün..🌹
5.) Dolayısıyla yaşlı kurtun 29 Mart paylaşımında geçen, “vatan tehlike altındaysa bazı şeyler görmezden gelinmeli” argümanını doğrudan ve sert biçimde reddediyorum. “Torpilcilik”, “Liyakatsizlik” senin savunduğun vatanı içten çürüten asıl şeydir. Başarılı insanlara “İftira” önemli çalışmalar yapacak insanların önünü tıkamaktır.. Bunları görmezden gelmek asıl ihanettir.. Hangi ideolojiden olursa olsun bu toplumun çelişkilerine, yanlışlarına, büyük hatalarına değinmeye devam edeceğim. Bu özgürlüğümü de Cumhuriyet çocuğu olmamdan alıyorum..
6.) Konuları Atatürk ya da Din sahasına getirmeyi hiç sevmem, sabahtan akşama kadar Atatürk sevip çocuklarına bedelli askerlik yaptıranlardan da; ülkeyi soyup soğana çevirip Allah diyenlerden de değilim, şükür hiç olmadım. Hiç kimsenin aparatı, dolayısıyla da emilim nesnesi olmadım tek bir gün. Topluluk fobim var. Güdülmekten haz alamıyorum. Kalabalıkların sadece içinden geçerim. Hikayem sizinkinden biraz farklı. Atatürk’e ve Neyzen Tevfik gibi derin insanlara olan sevginiz ve saygınız dolayısıyla tüm samimiyetimle şunu söyleyebilirim size:
Toprak temizlenmeden, tohum atılmaz..
Çapalamak gerekir.. Çok hırpalamak gerekir..
Dinlendirmek, havalandırmak gerekir..
Sonra gübrelemek ve sulamak gerekir.. Bir miktar..
Bu sertlik gibi görünen şey, hem toprağın topraklığına hem de tohumun seyahat özgürlüğüne duyulan sevginin ta kendisidir..
Yoksa kibar olup, görmezden gelen;
Torpil yapıp, vatansever görünen;
İftira atıp, şerefli bir insana “aağ çok kaba buuğ aağ” diyerek yalancı şok krizlerinde gerilmiş ağzıyla anırma tiyatrosu oynayan;
Soyup soğana çevirdikten sonra Allah diyen;
Atatürk diyip bedelli askerlik paralarını hemen yatıran biri olmak kolay..
Zor olan çiftçiliktir…
Tarla seyircisi, duyumcusu, ya da faresi heryerde var..
Mesele eken olmak. Ekerken de biraz sertlik olur, koku olur..
Kazması, gübresi.. Fakat unutmayın. Köylü milletin efendisidir.. Buradaki köy de mekan değildir..
Bu yaş işi değil, baş işidir…
Nazik ve “iyi eğitimli” biri çıksa dese ki, Ali Bey ilhamlarınızı neye borçlusunuz?🌹
Etoloji güzelim.. Öngörü kabiliyetimi hayvan davranışlarına olan bilimsel ilgimden alıyorum.. Bir alan daha var, yeme içme antropolojisi.. Çok beslendiğim bir diğer alan da o… Sezgilerim de önemli.. Az da olsa etkiliyor öngörülerimi..
Rahatsız oluyorsan iyi, şuur yükselmesi rahatsız eder..
Olmuyorsan da iyi, selam sana..🌹
Sertliğimden ders almanızı, bunda bir nefretin ya da öfkenin değil, büyük bir merhametin olduğunu idrak etmenizi, kibirli ve bazen de ahmakça olan rahatsız edici tavrımın tamamen bilerek ve bir kasıtla yapıldığını bilmenizi salık veriyorum..
Sert sevdiğimi bilen bilir.
Sert sevgilerimle…🌹
Ali Aga, 6 Temmuz, 2025, Istanbul